BAŞKAN ESAT ÖZTÜRK BAYRAM MESAJI
11 Ağustos 2015 - 440 kez okundu.
[dropcap]Y[/dropcap]ahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk, yaklaşan Ramazan Bayramı münasebeti ile yapılan söyleşide Ramazan Ayı’nda Yahyalı Belediyesi’nin yaptığı çalışmaları değerlendirerek, önemli mesajlar verdi.
YAHYALI’DA RAMAZAN BAMBAŞKA
Başkanlık koltuğunda ikinci Ramazan Ayı’nın geçiren Başkan Öztük, Yahyalı’da bambaşka bir Ramazan Ayı yaşandığını söyledi. Başkan Öztürk ; “Yahyalı Belediye Başkanı olarak ilçemizde iki Ramazan Ayı geçirme fırsatı buldum. Yahyalı Ramazan çok farklı, bambaşka. Yahyalı insanı paylaşmayı seviyor. Huzuru seviyor. Birbirine saygı ve sevgi gösteriyor. Maneviyatı yüksek ilçemizin. Ramazan Ayı sofralarında bunu görme imkanı bulduk. Ramazan paylaşma ayı, Kur’an ayı, kardeşlik ayı. Bu güzelliği bu ilçede bulabilirsiniz.” Dedi.
KARDEŞLİK SOFRALARINDA HALKIMIZLA KUCAKLAŞTIK
Söyleşide Yahyalı Belediyesi’nin yeni bağlanan mahallelerde kurduğu iftar sofralarına değinen Başkan Öztürk, 20 bin vatandaşla iftar ettiklerini ifade etti. Başkan Öztürk ; “Yahyalı’mızda 41 mahallemiz var. Yeni bağlanan 29 mahallemizde, iftarlarda kardeşlik sofrası kurduk. İftarlarda çocuk, genç, orta yaşlı ve ihtiyarlarımızla bir arada kardeşlik soframızı paylaştık. Onlarla soframızı paylaşmanın lezzeti çok farklı. Nihayetinde bir kardeşiz. “İnananlar kardeştir.” demiyor mu Cenab-ı Allah. O kardeşliği de sofralarımızda görme şansı bulmuş olduk. Yaklaşık 20bin hemşerimizle bir araya gelerek soframızı paylaşmış olduk. Ramazan Ayı içerisinde ilçe merkezini de ihmal etmedik. Kuran Ziyafeti, tasavvuf musiki sanatçılarımızın konserlerini düzenledik. Dolu dolu bir Ramazan Ayı geçirmiş olduk.” dedi.
AÇ, AÇIKTA KALANLARI BİZE SÖYLEYİN
Yahyalı’da aç olan, açıkda kalan kimse varsa bunu kendilerine söylemesini isteyen Başkan Öztük şunları söyledi. “ Belediye mevzuatımız fakir ve yoksullara yardım edebilir diye, bize bir misyon yüklemiş. Doğrusu Belediye Başkanı sadece fen işleri ile uğraşmaz. Yani belediyeciliği sadece teknik yönüyle değil, sosyal yönüyle de önemsemeliyiz. Sosyal Belediyecilik dediğimiz zaman benim anladığım, fakire fukaraya yardım etmek geliyor. Sosyal Belediyecilik dediğimiz zaman aç ve açıkta kimsenin kalmaması aklıma geliyor. Bir tarafta sefil insanlar, bir tarafta zengin insanların olduğu böyle bir ilçeyi, böyle bir şehri ve böyle bir dünyayı istemiyoruz. Cenab-ı Allah bizi kardeş olarak yarattıysa, paylaşmak esas. Ramazan Ayı bunun için en büyük fırsat diye düşünüyorum. Bu ilçede de bunu görebiliyoruz. İş adamlarımız da kendi çapında organizasyonlar yapıyorlar. Belki diğer gönüllü kuruluşlarımız da bunu yapıyorlar ama belediye öyle bir belediye ki, onların olmadığı bir zamanda dahi belediye şemsiye görevi yapmak durumundadır. Fakirin, yoksulun, kimsesizlerin kimsesi olmak durumundadır. Bunu ben önemsiyorum. Özellikle altını her zaman çiziyorum. Normal bir vatandaşta olabilir bu, eğer mahallesinde aç, açıkta olan bir insan varsa bunu bize haber versin. Biz sağ elimizin verdiğini sol elimize göstermeksizin, onunda onurunu gururunu hiçbir zaman rencide etmeden, bir gece yarısı yardımımızı yaparız, kimden geldiğini de kendisine söylemeyiz. “ dedi.
TERAVİH NAMAZLARI KILDIRDIM
Son günlerde gündeme gelen Teravih Namazı kıldırma konusunda da bilgiler verdi. Başkan Öztürk; “Ben belediye başkanıyım ama 14 yıl diyanet teşkilatında görev yaptım. Sesim çok iyi olmasa da kötüde sayılmaz. Mihraba geçtiğim zaman insanları sıkmadan, namazı da fesata verdirmeden, tatlı tatlı teravih kıldırdım. Hem kurduğumuz kardeşlik sofralarında hem de gittiğimiz yerlerdeki camilerde hocalarımız diyanette çalıştığımı bildikleri için onlar istediler. Ben hiç talip olmadım. Biz gittiğimiz yerde hem gönüllere hem de midelere hitap etmiş olduk. Güzellikler böyle diye düşünüyorum. Bir belediye başkanının mihraba geçipte namaz kıldırmasını vatandaşlarımız istiyorlar. Niye, inancının da gereği bu olduğu için. Bir belediye başkanın mihraba geçerek, düzgün bir şekilde namaz kıldırması hoşlarına gidiyor. Çok olumlu tepkiler alıyoruz. Bazı insanlarımız şaşıyorlar ama bir belediye başkanı hem gönülleri tamir eder hem de imarı, yolu tamir ederim. Bu anlayış önemli.” dedi.
RAMAZANDAKİ SEVGİ VE HUZURU YILLARA YAYALIM
Ramazan Ayı’nın sevgi, huzur ve kardeşlik ayı olduğunu belirten Başkan Öztürk, bu duyguların bir yıla hatta yıllara yayılmasının gerekli olduğunu belirtti. Başkan Öztürk “Ramazan Ayın’ da en büyük mesajımız sevginin, huzurun, ve paylaşmanın ön plana çıktığı bu günleri, 365 güne yaymaktır. Maneviyat iklimindeyiz Ramazan Ayı’nda. Yahyalı’mızda buna müsait. Ben hemşerilerimden özellikle şunu istirham ediyorum. Paylaşmayı, sevgiyi, ve huzuru biz yıla yayalım. Sadece bir ay içerisinde değil, bir yıl boyunca yaymış olalım. Yıllara da yayalım. Sadece 2015 mutluluk yılı olmasın, yaşadığımız her yıl bunları yaşarsak, her yıl güzellikler görmüş oluruz. Ben buradan Yahyalılı hemşerilerime özellikle arefelerini, bayramlarını tebrik ediyorum. Bu bayramda komşularımızı ziyaret edelim. Küslerimizi mutlak barışmalı. Bu küslüklere değmez. Kardeşliği ön plana çıkaralım. Hele hele akrabalar arasındaki kardeşliği ön planda tutalım. Zaten Peygamber Efendimiz (SAV),” Cebrail bana o kadar çok geldi, komşumu bana mirasçı kılacak sandım” dediği bir peygamberin ümmetiyiz. Neyi paylaşamayacağız.” Dedi
KAN AĞLIYORUZ
Söyleşide son olarak Müslümanların dünya üzerinde gördüğü zulüme değinen Başkan Esat Öztürk, şunları söyledi. “Irak’taki, Suriye’deki, Arakan’ daki, Filistin’deki, Afganistan’daki ve tüm İslam Coğrafyasındaki Müslüman kardeşlerime huzur diliyorum, mutluluk diliyorum, savaşsız güzel günler diliyorum. Şuanda kanımız akıyor maalesef. Akan kan, bir Müslüman ülkenin vatandaşının diğer Müslüman ülkenin vatandaşları birbirlerinin kanlarını döküyorlar. Oysaki dinimizde haram ama İslam Coğrafyasında içimiz kan ağlıyor. Ben buradan kardeşliğin ön plana çıkarmanın gerekliliğine inanıyorum. İnanan insanlarında üzerlerine düşün birbirlerine yardım etmek. Dar günlerinde, zor günlerinde birbirlerini desteklemeli. Türkiye’deki inanan insanlara ve vatandaşlarımıza özellikle şunu söylüyorum. Bizim Suriye gibi gidecek bir Türkiye’miz yok. Türkiye’nin gideceği başka bir kapısı yok. Biz vatanımızı, milletimizi ve bayrağımızı seviyoruz hamd olsun. Sevmeye de devam edeceğiz. Bizimde gidecek başka yerimiz ve yurdumuz yok.” diye konuştu.